Puccini’den Madam Butterfly-Özgün Akar

Sanat Tarihçisi Özgün Akar Sanatın Yolculuğu için ”Puccini’den Madam Butterfly” yazısını yazdı.Kendisine teşekkür eder okumanızı tavsiye ederiz.

Şimdi sihirli kelimeyi söylüyorum hazır mısın? Opera! Hey hey! Bir dur dinle ya. Anlıyorum Opera deyince kaçmak istiyorsun ama bak dinle sana bir şeyler anlatacağım. Sev demiyorum ya da git hiç demiyorum, bu tamamen zevk meselesidir. Ama Dünya literatürüne girmiş birkaç tane opera vardır. Madam Butterfly da bunlardan biridir. Kuzey Amerika’da en çok sergilenen 20 operadan biridir. İlk Operadaki Hayalet. Bak bu süper bir şey seni sıkmaz hatta enteresan bile gelebilir. Neyse konumuza dönelim şimdi Madam Butterfly ünlüymüş anladık ee. Madam Butterfly Türkiye’de operanın gelişimi açısından çok önemli bir eserdir.1935-36 yılları arasında Ankara’da Musiki Muallim Mektebi(Müzik Öğretmenliği Okulu) bünyesinde bir konservatuar kurulmuş ve bir tane Alman hoca getirmişler ve burada opera öğrencisi yetiştirmiş. Bu kurumda ilk defa Türkçe libretto( operanın sözlerinin ya da bu sözlerin bulunduğu kitap demek) çevirisi kullanılarak ve bu kurumun öğrencilerinin rol aldığı eser 1940 yılında Ankara’da sergilenmiş. Demiştim önemli bir eser diye.

butterfly

Madam Butterfly’in konusu 1904 Nagazaki’de geçmektedir. Amerikan subayı Pinterkon bir geyşa olan Madam Butterfly ile evlenir. Butterfly bu evliliği fazla önemser ve Pinterkon için dinini değiştirir. Bu çok önemli bir olaydır. Geleneklerine, ailesine suç işlemiş olan Butterfly ailesi tarafından reddedilir. Pinterkon bir kaç yıl sonra Amerika’ya döner ve orada Amerikalı bir kadın ile evlenir. Butterfly 4 yıl boyunca Pinterkon’un dönüşü bekler.

Olanlardan haberi yoktur. Pinterkon’dan hamile kalmıştır. Mavi gözlü,sarı saçlı melez bir çocuk dünyaya gelir. Pinterkon, çocuğunun olduğunu öğrendiğinde yanında yeni eşiyle Japonya’ya geri döner. Tek istediği oğludur. Yaşadıkları karşında dayanamayan Butterfly intihar eder.

3 Perde olan oyun Dünya’da en çok oynanan oyunlardan biridir. Hatta eminim bir yerlerde duyduğunuz bir aryası bile vardır. En çok Un bel dì vedremo ile ünlüdür.  Eser ilk olarak 1904 de sahneye çıkmıştır. İlk çıktığı dönemlerde pek beğenilmemişte olsa daha sonra değeri anlaşılmıştır. Oyun metni ve müzik harika bir uyum içinde sergilenmektedir. Puccini’nin en önemli eserlerinden biridir.

buttter

Madam Butterfly karakteri aşk için geleneklerine, ailesine sırtını dönmüştür. Burada Japonlardan bahsediyoruz. Tüm Dünya’da geleneklerine bağlı başka millet bilmiyorum. Bu onlar için büyük ayıptır. Hatta aryaların birinde dua ederken “İzanagi, İzanami, Kami” şeklinde bir dua vardır. İzanagi ve İzanami bunlar Japonların yaratıcı tanrılarındandır. Kami dedikleri Tanrı anlamına gelir. Japonlar da gördükleri ve hissettikleri her şeyin bir tanrısı vardır. Paganizmde belli başlı şeyler tanrılaştırılırken Japon inancında her şey bir Tanrıdır. Butterfly ailesine ve geleneklerine karşı çok büyük bir suç işlemiştir. Ne sevdiği adam yanındadır ne de ailesi. Sadece 3 yaşındaki oğlu ve Suzuki vardır. Ancak en değerlisi oğlunu kaybettiğinde artık yaşamak için bir inancı kalmaz. “Şerefsizce yaşayacağına, şerefinle öl.” der ve kendini babasının kendi canını aldığı bıçak ile öldürür.

butt

Bu resimde görmüş olduğunuz kıyafetler geleneksel Japon kıyafetleridir. Kimonodur. Gelin beyaz bir kimono giyer. Arkasında yer alan kişiler gelinin ailesidir.

buttttt

 

İNGİLTERE ROYAL ALBERT SALONU

MADAM BUTTERFLY DEKORU

İngiltere’de sahnelenen bu oyunun dekoru bile insanı oyuna gitmeye teşvik ediyor.  1904 Nagazaki tipik Japon evi, çevresinde dekoru destekleyici unsurlar. Nasıl mı?

butterr

Neee! Sahnede göletler mi oluşturmuşlar?! Evet dekoru vurgulamak ve oyunu canlı kılmak için harika bir tasarım. Kıyafetler de sizlere bu insanların Japon olduklarını söylüyor öyle değil mi!

buterrerer

İZMİR OPERA VE BALESİ
MADAM BUTTERFLY DEKORU

Bize gelince insan bir durup düşünüyor. Devlet ödenek vermiyor o yüzden güzel oyunlar izleyemiyoruz. Bu sadece ufak bir yalan. Haklısınız devlet bir İngiltere kadar sanata destek olmuyor. Bu hepimizin derin yarası ancak bu oyun için daha iyi sahneleme yapılabilirdi. Çünkü gerçekten muhteşem dekorlar gördüm.  Oyunun sadece Orkestra ve ses performansı var. Oyun içselleştirilmemiş. Arya sırasında yanındaki operacıya “Ağlıyor musun? Ağlama güzel insan.” deniyor ve opera sanatçısı sadece yüzünü kapatıyor. Bu mudur! Kesinlikle hayır. Oyunculuklar kötüydü.  Madam Butterfly evlendiğinde 15 yaşındaydı. Bunu performans arasında söylüyor peki sahnedeki operacı gerçekten 15 yaşında hatta 20ler 30lar hayır elbette. Pinterkon Butterfly gelmeden önce onu gördüğü diğer kadınlardan daha farklı ve inanılmaz güzel olduğunu vurguluyor, anlata anlata bitiremiyor sonuç mu!? Dekor için evet Japonlar milimalist ama bir dur,azıcık özen ve bir şeyler ekle demek isterdim ki, sahneye Japon olduklarını düşündüğüm ama daha çok Çin usulü kostümler o da pek olmamış. İlk perde bittiğinde çığlık atmak istedim. “Burada kültür katliamı var diye” Bu adamlar Japon bunlar kimono giyerler. Çinliler ise geleneksel kıyafeti Qipao dur.  Kültürel benzerlikler vardır iki ülke arasında hatta Japonlar Çin’den alfabe bile almıştır ama kendilerine göre uyarlamıştır. Bu aynı olduklarını göstermez. Özellikle Japon kültürünü çok seven biri olarak bu oyunda katlediliş gördüm. Onun haricinde de başarısız bir oyun. Tek bir şey için tavsiye edebilirim. Müzikleri ve ses performansları için gerisi boş.

mademe

MADAM BUTTERFLY 1995 YAPIMI FİLM

Bu filmdeki performanslar da opera şeklinde. Replik yok. Performans olarak çok başarılı. İzlemek isteyen arkadaşlar hiç kaçırmayın derim. İyi seyirler.

 

Sanat Tarihçisi

Özgün Akar

You may also like...

Your email will not be published. Name and Email fields are required