Ressam Franz von Stuck tarafından 1893 yılında yapılan Günah Tablosunde bir kadın bir yarı çıplak durumda, karnı ve göğüsleri açık olarak resmedilmiştir. Yüzünün kasveti ve gizemi vücuduna göre karartılmıştır. Bel bölgesine kadar sarkan yılan, kadının sağ omzu üzerinden izleyicinin gözlerinin içerisine bakar vaziyette verilmesi ürkütücü bir durumdur. Yılan aynı zamanda günahın sembolü olarak da bilinmektedir. Bilindiği üzere yılan Adem ve Havva’nın cennetten kovulma sebebidir. Ayrıca Ademin ilk eşi olan Lilith’in de sembolüdür.
Resim ile ilgili yapılan yorumlarda kadın aslında şeytanı ya da Lucifer’i temsil etmekte yani yılanı kontrol eden kişidir. Kadının yüzünde korku ve çekicilik aynı anda hissedilmektedir. Stuck bu iki hissi aynı anda vererek izleyenlerin zihinlerine hitap eden güçlü bir karakter meydana getirmiştir. Bu çekiciliğe aldanıp günah girmek veya girmemek sizin sorumluluğunuzdur.
Hristiyanlık inancında Lucifer, iblisin erkek evladı olarak geçer. Ancak, bu tabloda Lucifer ise neden Stuck kadın olarak resmedilmiştir.
Sembolizm’in en önemli problemlerinden birisidir kadını femme fatale ( baştan çıkarıcı kadın) olarak görmesi. bu tablo bunun örneklerinden biridir. Ancak Carl G. Jung Stuck’ın eseri için :” Anksiyete ve şehvet’in mükemmel bir ifadesi” tanımını kullanır. Oradaki yılan figürü ise insanların zaafları ve günah olarak kullanılmıştır der.
Bu yorumların ötesinde bu resim belki de sadece Stuck’ın Münih sokaklarında gördüğü ve etkilendiği bir fahişenin resmide olabilir.
Yılanla ilgili söylenecek bir sembolik anlatım ise şudur. Yılanlar bilindiği üzere sürekli kabuk değiştiren bir hayvandır. Bu sayede sürekli kendini yenilemektedir. Yılanın tablolarda işlenmesinin ve mitolojilerde konu olmasının nedeni de burada yatmaktadır. İnsanların günahlarında bir süreklilik vardır ve yenileyerek devam etmektedir.