Miraca giden yol: Mescidi Aksa

İslamiyet’teki en önemli üç mescitten biri olan Mescid-i Aksa Müslümanların ilk kıblesidir. Mescid-i Aksa Arapça Beytülmakdis olup “mukaddes ev” demektir.

Mescid-i Aksa’nın yerinin tespiti ve planlanması Hz. Davud ile başlar. Ancak Allah mabedin Hz. Süleyman tarafından yapılacağını bildirir. Bunun üzerine Hz. Davud, oğlu Hz.Süleyman’a durumu anlatıp mabedi inşa etmesini emreder ve mabed yapı­mıyla ilgili bütün malzemeleri ve elemanları ona teslim eder. Mescid-i Aksa’nın inşaatı İsrailoğulları’nın Mısır’dan çıkışı­nın 480. ve Hz. Süleyman’ın hükümdarlı­ğının dördüncü yılında başlamış ve yedi yıl kadar sürmüştür. Mabedin en ön kısmında Tevrat levhalarının muhafaza edildiği Ahid Sandığı için bir iç oda (Kudsü’l-akdes) yapılmış ve duvarları sfenks kabartmalarıyla süslü altın kaplama ahşapla örtülmüştür. Ahd-i Atık’in verdiği bilgiye göre mabed büyük bir törenle açılmış, bu sırada görülen bazı olağan üstü haller karşısında İsrailoğulları taş zemin üzerinde secdeye kapanmışlardır. Varlığı belgelere dayanan bu ilk mabedden günümüze belki sonraları tekrar kullanılan bazı taşları dışında fazla bir şey kalmamıştır. Çok değerli eşya ile dolu olan Beytülmakdis, Hz. Süleyman’dan sonra istilacıların yağmalama ve yıkımIarına maruz kalmıştır. Milattan önce 37’de Romalılar’ın Yahudiye kralı ilan ettikleri I. Herod tarafından onların yardımıyla ele geçirilince mabed genişletilerek yeniden yapılmıştır. Bu inşaat Hz. İsa’nın doğumundan yirmi yıl kadar önce başlamış ve onun zamanında da sürmüştür. Günümüzde Yahudilerin ilk Süleyman Mabedi’nin bir bölümü olduğu düşüncesiyle önünde dua ettikleri ağlama duvarı mabedin batıya düşen kısmının altındadır.

Milattan sonra 70 yılında Titus kumandasındaki Roma ordusunun işgali sırasında tamamen yakılan Kudüs’le birlikte mabed de yıkılmış. Şehir Hadrian zamanında (117- 138) yeniden imar edilirken Beytülmakdis’in yerine Jüpiter Capitolinus Tapınağı yapılmıştır. Kostantinos’un Hristiyanlığı kabulünden sonra bu tapınağın yıkıldığı sanılmaktadır. Hz. Peygamber’in Miraç yolculuğuna çıkmadan önce müslümanların kıblesi olan Mescid-i Aksa’ya getirildiği İsra süresinin ilk ayetinde açıkça belirtilmektedir. Mescid-i Aksa Kur’ân-ı Kerîm‘de şu şekilde geçer: “Kulunu (Muhammed‘i) bir gece Mescid-i Haram’dan (Mekke’den), kendisine bir kısım ayetlerimizi göstermek için, çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksa’ya (Kudüs’e) götüren Allah’ın şânı ne yücedir. Doğrusu O, işitir ve görür.”

Hz. Ömer. Kudüs’ün anahtarını teslim aldığında kendisi de bizzat çalışarak Mescid-i Aksa’nın olduğu bölgeye yeni bir mescid yaptırmıştır. Mescid-i Aksa’nın ikinci defa inşaatını Grekçe divan kayıtlarından 1. Velid’in yaptırdığı anlaşılmaktadır. Günümüzdeki binanın büyük bir bölümü de Zahir döneminden kalmadır. Son büyük onarımı Mimar Kemaleddin Bey 1922’de gerçekleştirmiştir. Kemaleddin Bey, kuzey kubbe kemerinin kuzey kısmındaki sıvaları kaldırdığı zaman içinde Zahir’in adı geçen uzun küfi bir kitabenin yer aldığını tespit etmiştir. Memlük ve Osmanlı dönemlerinde birçok defa tamir edilen Mescid-i Aksa’nın Kanuni Sultan Süleyman tarafından yapılan onarımıyla ilgili kitabesi XIX. yüzyılın sonlarında kaybolmuştur.

Günümüzde Mescidi Aksa Yahudilerle Araplar arasında halen süren çatışmalar sebebiyle zaman zaman yine saldırı ve tahriplere maruz kalmaktadır. Peygamber Efendimizin miraca yükseldiği yer olduğu bilinen Mescidi Aksa’nın şu anki durumu maalesef içler acısı durumdadır. Bir an önce Mescidi Aksa’nın ve o bölgenin eski güzel günlerine kavuşmasını dilerim.

Miraç kandilimiz mübarek olsun….

Yunus Akalın

Sanat Tarihçisi

 

 

 

Senior apple managers https://phonetrackingapps.com/ track phone location told executives at foxconn near the end of september to tighten production standards, said the person, who asked not to be named because the matter was private

You may also like...

Your email will not be published. Name and Email fields are required