Ürdün‟ün Mişatta şehrinde, Ürdün Nehrinin doğusunda çöl ortasında yer alır. Mişatta şehri Halife II.Velid zamanın da kurulmuştur. Büyük Emevi saraylarından birisidir. Bu dönemdeki Emevilerin iç sorunlarından dolayı 743 yılından sonraya tarihlendirilir. Bu sebeple yarım kaldığı düşünülmektedir.
144 x 144 m ölçülerinde kare planlı bir yapıdır. 2m kalınlığa yakın taştan örülmüş duvarları vardır. Bu kuleler dıştan köşelerde 7m çapında silindir, diğer yerlerde 5m çapında yarım silindir kulelerle takviye edilmiş kalevari bir yapıdır. Aslında kuzey-güney istikametinde 3 yapıdan ibarettir. Sadece orta bölüm inşaa edilmiş, diğer iki bölüm ve saray tamamlanmamıştır. Güney cephenin ortasında giriş kapısı bulunur. Kasrul Hayrul Garbi deki gibi iki yandan kulelerle destekli bir kapıdır. Tek farkı buradaki kuleler yarım sekizgen formdadır. Bu kapıdan, 17m derinlikte, 9m genişlikte bir giriş koridoru ve iki yanda aynı boyutlarda bir mekan bulunmaktadır. Bunun devamında enine planlı 27 x 23m ölçülerinde bir avluya ulaşılır. Avlu etrafında farklı büyüklüklerde mekanlar yer alır. Sadece güneydoğu köşedeki mekanın niteliği bellidir. Burada bulunan mihrap nişinden dolayı buranın mescid olduğu düşünülmektedir. Bu avlunun kuzeyinde 57 x 57m ölçülerinde kare planlı merkezi avluya ulaşılır. Avlunun kuzeyinde 3 yuvarlak kemerli bir kapı bulunur. Ortadaki yanlardan daha geniş ve yüksektir. Bu kapılardan 22m uzunlukta bir koridordan geçilerek taht odasına ulaşılır. Bu bölüm 10 x10m ölçülerinde kare planlı ve güney yön hariç 3 yönden 5m derinlikte, 4m genişlikte yarım yuvarlak hücreler ile genişletilmiştir. 3 dilimli yonca formunda oluşu kilise formunu anımsatmaktadır.
Üst örtüler yıkılmıştır. Taht odasında kare mekanın üzeri kubbe ile hücrelerin üzeri ise yarim kubbelerle örtülü olması merkezi planlı bir yapı formu ortaya koymaktadır. İki yanda bulunan yuvarlak kemerli dar kapılardan ise, 22m uzunluğunda koridorlardan geçilerek doğu ve batıda bulunan beytlere geçilmektedir. Beyteler 10-11 odadan oluşmakta, sarayın yapılmayan bölümleride buradan hareketle yapılması düşünülmüş olabilir.
Sarayın güney cepesindeki kapının doğu ve batısında 20m olmak üzere toplam 40m‟lik alan; birkisel, geometrik ve figürlerler tamamı taşa işlenmiş şekilde bir kuşak halinde süslemelidir. Yaklaşık 3 m yükseklikte ve taban genişliği 2,5m olan büyük üçgenler bir düz bir ters şeklinde uygulanmıştır. Bunların içinde 6 ve 8 dilimli iri gülbezekler bulunmaktadır. Gülbezeklerin çevresi asma bitkileriyle süslenmiş helezonik biçimde doldurulmuştur. Güneybatı tarafta bitkisel süslemeler arasında, hayvan tasvirleri „kuş, ayı, arslan‟ yanı sıra „grifon, sfenks‟ gibi mitolojik yaratıklarda tasvir edilmiştir. Doğu cephede fidürün bulunmayışı, muhtemelen mescid‟den dolayıdır. Bu süslemeler (1903-04) yıllarında Almanya Kayzer Frederich Müzesine götürülmüştür.